Zaman yönetimi için 7 öneri

burak ahlatcı
3 min readJan 17, 2022

Tanrının, kullarına bahşettiği nimetler vardır;

Para gibi, gıda gibi, evlat gibi,

Bir de nimet olduğu çoğu zaman farkedilmeyen nimetleri vardır;

İlim gibi, Sağlık gibi, Zaman gibi.

Bu nimetlerin, tüm insanlara eşit bir şekilde dağıldığını söylemek güç. Zira kimi meteliğe kurşun atarken, kimi para içinde yüzer. Kimi kuru ekmeği bulamazken, kimi ziyafetlere burun kıvırır. Olanla olmayan arasındaki uçurumun en düşük olduğu nimet de, Zamandır.

Buna ek olarak kimin çok zamanı var, kimin az zamanı var bilmiyoruz. Bu haliyle de diğerler nimetlerden ayrışıyor Zaman. Belki de bunlar yüzünden, belki değil ama kaybedildiğinde, tekrar geri kazanılması imkansız bir nimettir Zaman.

Varoluşçu felsefenin babası Heidiger, ünlü eserinde en basit hali ile “zamanı” şöyle tanımlar;

“Zaman, içinde olayların geçtiği şeydir.” Ve biz, “o” şeyin içinde, ayrı ayrı kimliklerimizle bir sürü olayı ardı ardına yetiştirmeye çalışırız;

Ebeveyn olarak, çocuk olarak, müdür olarak, çalışan olarak, arkadaş olarak, sevgili olarak. Ve bunlardan birini olması gerekenden eksik ya da fazla yaptığımızda, tıpkı demir bilye taşıyan bir tepsi gibi tüm bilyeler o yöne doğru hücum eder.

Tam bu yüzden zamanı planlı ve verimli kullanmak bir çok yönüyle hayatı dengeler. Dengelenmiş hayat zenginleşir.

Mesela;

Planlı olmak, belki biraz sanal bir his olsa da 😊, herşeye yetişebileceğin hissini verir. İşlerin kontrolünde olduğu duygusu verir. Özgüveni kuvvetlendirir. Bu özgüven, işler kontrolde olmasa bile kontrole sokmaya yarar.

Planlı olmak sonuca daha hızlı ulaştırır. İlerlemeyi sağlar. Aşama katetmek, ilerlemektir zaten insanı motive eden.

Planlı olmak odaklanmayı da arttırır. kaliteli iş üretimini sağlar..

Ve en önemlisi;

Planlı olmak iş özel hayat dengesini sağlıklı kurmayı sağlar. Demin bahsettiğim metafor üzerinden gidecek olursak aslında tepsi iki ana bilye vardır;

İş ve Özel hayat. Bunlar dengelenirse, tüm diğer bilyeler de dengeye gelir.

Özel hayatı ince ince planlamaya çalışmak, hayatın olağan akışını mekanik bir yavanlığa hapsedebilir. Öte yandan tamamen akışına bırakmakta zamanın içinde savrulmaya yol açabilir.

Ancak, iş hayatı için plansızlık bir felakettir. İster proje olsun, ister operasyonel sıradan bir gün, istikamete varmak için en hızlı yol, iyi bir plandan geçer.

İş hayatında İyi bir planın olmazsa olmazlarını kendi tecrübelerimi, literatür taraması ile birleştirerek şöyle sıralayablirim;

1) Çok net bir hedefin olsun. Nereye varmak istiyorsun?

2) Planın içinde mutlaka durak ya da ara hedef noktaların olsun.

3) İhtiyacın olan tüm kaynaklar ya elinin altında olsun, ya da aramadan bulabileceğin bir yerde olsun.

4) Paydaşların varsa, yukarıdaki 3 madde onlar ile eş güdümlü ol. Paydaşlarını seçme şansın var ise, doğru işi doğru kişiye ver, doğru kişiden iste.

5) Eğer bu bir proje ise, mutlaka iyi bir iletişim planın olsun. Zira günümüzün dünyasında çok net, algıyı yönetemezsen, gerçeği de yönetemezsin.

6) unutma, işler hep sarkar. Bunu iş zamanında yönetecek tampon zamanın olsun.

7) Son olarak, planın iyi bir plan olduğundan eminsen, plana sadakatin kusursuz olsun.

Plana sadakat deyince hep aklıma İsmet İnönü gelir. Zira;

Harf inkilabında, Mustafa Kemal’e en sert muhalefeti yapan İsmet İnönü’dür. Harf İnkilabı taze cumhuriyetin belki de en zor uygulamaya koyulacak planıdır. İlk başta en sert muhalefeti yapan İsmet İnönü, ikna olduktan sonra da, devrimin en sadık savunucusu oldu.

Öyle ki devrimin mimarı Kemal Paşa, bile konuşma metinlerini eski yazı ile kaleme almaya devam etmiş. Ya da kitapların kenarlarına aldığını notları eski alfabe ile alırmış.

Ancak İsmet Paşa, inkilap sonrasında bir kere bile eski harfleri kullanmamış.

Plana sadakat budur.

--

--

burak ahlatcı

Zehra, Ömer ve Ayşe'nin babası. Amatör bir tarih, özellikle XIII. YY meraklısı, İTÜ'lü